Haziran - Temmuz 2019
IMO, Kutup Kodu çalışmalarında önemli bir rol oynamaktadır
IMO, 3-4 Haziran 2019 tarihlerinde Londra’da Kuzey Kutbu Konseyi tarafından üçüncüsü gerçekleştirilen “Kuzey Kutbu Başarılı Denizcilik Uygulamaları Bilgi Forumu”nda, konuya ilişkin tavsiyelerini takdim etmiştir. 2019 yılı teması “Teoriden Pratiğe” olan söz konusu forum, IMO Kutup Kodu’nun uygulanmasına katkı sağlamakta olup, başarılı uygulamaların ve tecrübelerin paylaşılmasına olanak tanımıştır. Bahse konu foruma, Kuzey Kutup Bölgesi’nde emniyetli ve çevreye duyarlı denizcilik konusu ile yakından ilgilenen armatörler, işletmeciler, düzenleyiciler, klas kuruluşları, deniz sigortacıları, yerel ve bölgesel topluluklardan bir dizi temsilci katılım sağlamıştır.
IMO Genel Sekreteri Kitack Lim, etkinlik açılışında gösterilen bir videoda “IMO’nun ortak çalışmaya dayalı bir yaklaşımın faydalarının farkında olduğunu, tüm paydaşların söz konusu sürece dâhil olması ve üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi durumunda hedeflerine ulaşabileceğini“ vurgulamıştır.
IMO, Kuzey Kutup Bölgesi’nde sürdürülebilir denizciliğe katkı sağlama hususunda her iki örgütün çabalarını sağlamlaştırmak üzere Kuzey Kutbu Konseyi müşahidi olmuştur.
Söz konusu Forum; 2017 yılında, Kanada, Danimarka Krallığı, Finlandiya, İzlanda, Norveç, Rusya Federasyonu, İsveç ve ABD olmak üzere toplam 8 ülke tarafından oluşturulmuş olup; farkındalığı arttırma ve Kutup Kodu’nun etkin bir şekilde uygulanmasına katkı sağlama amacı taşımaktadır. Etkinliğin internet sayfasında, Kuzey Kutup Bölgesi’nde emniyetli ve çevreye duyarlı seyrüseferlerin planlanmasına yönelik gerekli hidrografik, meteorolojik ve buzullara ilişkin bilgiler de dâhil olmak üzere Kutup Kodu’nun uygulanmasına ve Kodun uyumluluğuna dair önemli bilgiler yer almaktadır. Söz konusu Forum, ABD Londra Büyükelçiliği’nde ve ABD ev sahipliğinde gerçekleştirilmiştir.
IMO Deniz Emniyeti Komitesi, 101. Oturumunu gerçekleştirdi
IMO Deniz Emniyeti Komitesi (Marine Safety Committee –MSC) 5-14 Haziran 2019 tarihleri arasında; otonom su üstü gemileri, kutup denizciliği ve hedef odaklı standartlardan oluşan yoğun gündem maddeleri ile 101. Oturumunu gerçekleştirmiştir. Söz konusu toplantı kapsamında, potansiyel olarak tehlikeli olan yüklerin nakliyesini kapsayan zorunlu Kodlara ilişkin yasa değişiklikleri gibi bir dizi taslak yasa değişikliği onaylanmıştır. Komite, Uluslararası Denizcilik Katı Kuru Dökme Yükler Kodu’nun (International Maritime Solid Bulk Cargoes Code –IMSBC Code) birleştirilmiş taslak yayınının ve Dökme Halde Tehlikeli Kimyasalları Taşıyan Gemilerin İnşa ve Teçhizatı Hakkında Uluslararası Kod’a yönelik (International Code for the Construction and Equipment of Ships Carrying Dangerous Chemicals in Bulk –IBC) bir dizi kapsamlı yasa değişikliğinin onaylanmasını hedeflemektedir. söz konusu Komite ayrıca, farklı düzeylerde otonomiyi göz önünde bulundurarak otonom su üstü gemilerin düzenleyici kapsamını güncelleyecektir. MSC’nin kutup denizciliği hususunda kutup sularında faaliyet gösteren gemilerde kullanılması planlanan seyrüsefer ve iletişim donanımlarına ilişkin taslak kılavuzu onaylaması ve kutup sularında faaliyet gösteren ancak mevcut durumda Kutup Kodu kapsamında yer almayan gemilere yönelik gelişmekte olan gereklilikler hususunda aşama kaydetme yöntemlerini ele alması beklenmektedir. Komite yeni gündem maddesi olarak yakıt emniyetini inceleyecek olup, e-navigasyonun geliştirilmesi ile bağlantılı olarak seyrüsefer donanımlarına yönelik standardizasyon ve performans standartları ile ilgili olanlar da dâhil olmak üzere bir dizi rehberi ve kılavuzu onaylayacaktır.
IMO Genel Sekreteri Kitack Lim tarafından açılışı yapılan söz konusu toplantıya Avustralyalı Sayın Brad Groves başkanlık etmiştir.
IMO ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı, Akdeniz’i temiz tutmaya yönelik ortak çalışmalara devam ediyor
IMO tarafından yönetilen Akdeniz’de önemli bir kirlilik önleme tesisi olan Akdeniz Bölgesi Deniz Kirliliği Acil Müdahale Merkezi (Regional Marine Pollution Emergency Response Centre for Mediterranean Sea –REMPEC); deniz taşımacılığının insan sağlığı ve deniz ekosistemlerine yönelik olumsuz etkilerini ele almaya yardımcı olmak amacıyla tasarlanmış geniş kapsamlı bir faaliyet programını yürütmektedir.
REMPEC, 11-13 Haziran 2019 tarihleri arasında Malta’da gerçekleştirilen yıllık toplantı kapsamında:
-Ulusal, alt-bölgesel ve bölgesel düzeylerde işbirliğini ve kirlilik müdahale kapasitesini geliştirmeye ve güçlendirmeye devam etme;
-Gemilerden kaynaklanan deniz çöpleri hususunu ele almak üzere Akdeniz Deniz Çöpü Yönetimi Bölgesel Planı ve IMO eylem planı arasında bir birliktelik oluşturma;
-Akdeniz’in, MARPOL Ek-VI kapsamında Sülfür Oksit Emisyon Kontrol Bölgesi olarak belirlenmesi ihtimali üzerine ileri tetkikler yapma;
-Açık Deniz Protokolü’nün ve bahse konu Protokole ilişkin eylem planının etkili bir şekilde uygulanmasına ilişkin sürdürülebilir ve işbirliğine dayalı bir yaklaşım belirleme ihtiyacı;
-Tüm kıyı Devletler ve ilgili bölgesel örgütleri de kapsayarak gemilerden kaynaklanan deniz kirliliğinin önlenmesi için 2021 yılı sonrasına yönelik taslak bir Akdeniz stratejisi oluşturmak amacıyla geniş kapsamlı bir müzakere süreci başlatma;
hususlarını kabul etmiştir.
Söz konusu toplantıda; acil durumlarda REMPEC tarafından harekete geçirilebilecek bir grup uzman ve uzmanlık merkezinden oluşan Akdeniz Destek Birimi’nin (Mediterranean Assistance Unit – MAU) 25. yıl dönümüne dikkat çekilmiş olup, bahse konu birimin en yeni üyesi olan Kaza Sonucu Deniz Kirliliğine Hazırlık ve Müdahale için Adriyatik Eğitim ve Araştırma Merkezi tanıtılmıştır.
Toplantıya; resmi kuruluşlar, sivil toplum örgütleri ve denizcilik sektöründen temsilcilerin yanı sıra IMO’dan, Akdeniz’e kıyısı olan 19 ülkeden, Avrupa Birliği/Avrupa Deniz Emniyeti Ajansı’ndan (European Maritime Safety Agency –EMSA) ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı’ndan seksenin üzerinde katılımcı katılımcı sağlamıştır.
Akdeniz'de denizcilik faaliyetleri, kirliliğin önlenmesi ve kirliliğe müdahale edilmesi hususunda bölgesel işbirliğinin devam etmesinin gerekliliği vurgulanarak son zamanlarda önemli ölçüde artmıştır. Özellikle kruvaziyer gemi faaliyetlerinde yaşanan artış, Akdeniz’i kruvaziyer gemilere yönelik dünyanın en yoğun ikinci bölgesi haline getirmektedir.
IMO, sera gazı emisyonlarının azaltılması konusuna önem veriyor
IMO, hükümetlerin iklim eylemi çalışmalarını hızlandırmak amacıyla 17-27 Haziran 2019 tarihleri arasında Bonn, Almanya’da, bir araya geldiği “Birleşmiş Milletler (United Nations – UN) İklim Değişikliği Konferansı”na katılım sağlamıştır. IMO, gemilerden kaynaklanan sera gazı emisyonlarının azaltımına dair IMO Başlangıç Stratejisinin uygulanmasına ilişkin güncel çalışmalar hakkında Bilimsel ve Teknolojik Danışma Yardımcı Organı’na (Subsidiary Body for Scientific and Technical Advice – SBSTA 50) rapor sunmuştur. Söz konusu strateji, uluslararası denizcilikten kaynaklanan sera gazı emisyonlarının azaltılması ve bu yüzyılda ivedi olarak mümkün olan en kısa sürede söz konusu emisyonların aşamalı olarak ortadan kaldırılmasına yönelik IMO’nun kararlılığını doğrulayan bir vizyon ortaya koymaktadır.
IMO; özellikle yeni gemilerin daha fazla enerji verimli olmaları konusundaki mevcut zorunlu gereklilikleri güçlendirmeye yönelik yasa değişikliklerini onaylayan Deniz Çevresini Koruma Komitesi’nin (Marine Environment Protection Committee – MEPC 74) başarılarını vurgulamıştır. Bunun yanı sıra söz konusu Komite, 4. IMO Sera Gazı Çalışmasını başlatmış olup; denizcilikten kaynaklanan emisyonların azaltımına yönelik liman ve denizcilik sektörleri arasında gönüllü işbirliğini teşvik etmek üzere bir karara varmıştır. Önemli bir diğer husus olarak Komite; teklif edilen yeni önlemlerin Devletler üzerindeki etkilerini değerlendirmeye yönelik bir prosedürü onaylamıştır.
Küresel Çevre Fonu (Global Environment Facility –GEF) – Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (United Nations Development Programme –UNDP) – IMO Enerji Verimliliği Ortaklıkları (Global Maritime Energy Efficiency Partnerships – GloMEEP) ve Avrupa Birliği – IMO Küresel Denizcilik Teknolojisi İşbirliği Merkezleri Ağı (Global Maritime Technology Centers Network –GMN) gibi önemli kapasite geliştirme projelerinin başarılı bir şekilde uygulanmaya devam edilmesi dâhil olmak üzere, kapasite geliştirme ve teknoloji transferi, IMO çalışmalarında önemli bir yere sahiptir. GreenVoyage-2050 isimli uluslararası bir proje, IMO Sera Gazı Başlangıç Stratejisini desteklemek üzere IMO ve Norveç Hükümeti işbirliğinde başlatılmıştır.
IMO’nun Bilimsel ve Teknolojik Danışma Yardımcı Organı’na (SBSTA 50) sunduğu teklife, https://www4.unfccc.int/sites/SubmissionsStaging/Documents/201906121608---IMO%20submission%20to%20SBSTA%2050.pdf internet adresinden erişilmektedir.
IMO, liman işletmeciliğinde kadınlara yönelik eğitimlere devam ediyor
Daha fazla kadın çeşitli uzmanlık alanları ile denizcilik sektörüne girmektedir. IMO, kadınların denizcilik sektörüne girmesini teşvik etmek amacıyla denizcilik ve liman idarelerinden kadın yetkililere yönelik bir eğitim kursuna destek vermektedir.
24 Haziran – 5 Temmuz 2019 tarihleri arasında Le Havre, Fransa’da gerçekleştirilen ‘‘Liman İşletmeciliğinde Kadın’’ adlı kursa, 17 gelişmekte olan ülkeden toplam 25 kadın katılım sağlamıştır. Bahse konu kurs; liman işletmeciliği, liman güvenliği, deniz çevresi, deniz trafiğini kolaylaştırma, pazarlama ve liman lojistiği gibi birçok konuyu kapsayan derslerden oluşmuştur. Kurs ile katılımcılara, limanlarının yönetimsel ve operasyonel verimliliğini iyileştirmek için gerekli beceriler hususunda bilgilendirme yapılmıştır.
Kurs kapsamında Le Havre ve Rouen Limanlarına ziyaretler gerçekleştirilmiş olup; söz konusu ziyaretler ile katılımcılara, günlük liman operasyonlarına dair tecrübeler aktarılmıştır.
Çin Halk Cumhuriyeti Ulaştırma Bakanlığı tarafından desteklenen bahse konu kurs, Liman Eğitim ve Araştırma Enstitüsü (the Port Institute for Education and Research - IPER) ve Le Havre Liman İdaresi ortaklığı ile IMO’nun Denizcilikte Kadın (Women in Maritime) toplumsal cinsiyet programı kapsamında verilmiştir. Etkinlik, IMO’nun Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri arasında olan 5 numaralı cinsiyet eşitliği ve kadınları güçlendirme hedefini desteklemek adına süregelen ve artan çabaların bir parçasıdır.
Bahse konu etkinlik, aynı amaçla düzenlenen 15. eğitim etkinliğidir ve kursa yönelik talep artmaya devam etmektedir.
Almanya, gemilerin geri dönüşümü hakkındaki IMO Hong Kong Sözleşmesi’ni onayladı
Almanya’nın da imzalaması ile birlikte, gemilerin emniyetli ve çevreye duyarlı geri dönüşümüne ilişkin IMO Hong Kong Sözleşmesi’ni imzalayan ülke sayısı 13’e yükselmiştir.
Hong Kong Uluslararası Sözleşmesi, gemilerin tasarımı, inşası, işletilmesi ve bakımı, emniyet ve operasyonel verimliliğinden ödün verilmeksizin, emniyetli ve çevreye duyarlı şekilde geri dönüştürülmesi hususlarını kapsamaktadır.
Hong Kong Sözleşmesi kapsamında; geri dönüşüme gönderilecek olan gemilerin, her gemi için özellikle belirtilmiş olan tehlikeli madde envanterini taşıması gerekmektedir. Gemi geri dönüşüm tesislerinin, geminin özelliklerine ve envanterlerine bağlı olarak, her bir geminin nasıl geri dönüştürüleceğini belirten bir “Gemi Geri Dönüşüm Planı” sunması gerekmektedir.
Almanya Federal Ulaştırma ve Dijital Altyapı Bakanlığı Su Yolları ve Denizcilik Genel Müdürü Sayın Reinhard KLINGEN, 16 Temmuz 2019 tarihinde, bahse konu belgeyi teslim etmek üzere Londra Genel Merkezde, IMO Genel Sekreteri Kitack LIM ile bir araya gelmiştir.
Bahse konu sözleşmeye taraf olan 13 ülke, dünya deniz ticareti tonajının %29.42’sinden fazlasını temsil etmektedir.
Kaynak: IMO internet sitesi